İYİLİK ROP

“İyileştirmek İyiliktir”

NİHAN YARKENT İNCE

Organ nakli ve kanser cerrahisi konusunda uzman olan Prof. Dr. Ünal Aydın, bugüne kadar “ölüm” pençesindeki hastalara “hayat” vermesiyle tanındı. Bütüncül tedavi yöntemiyle dünyanın dört yanından hasta kabul eden Prof. Dr. Aydın, daha çok insana ulaşmak için kanser hastaları ve yakınlarıyla “İyileştirmek İyiliktir” derneğini kurdu. Alanında uzman doktorlarını aynı masada toplayan dernek, kısa sürede çok sayıda kanser hastası ve hasta yakınına ulaştı. “Bilirsen Yönetirsin” sloganı ışığında gerçekleştirilen bütüncül tedaviler, umutsuz gözüyle bakılan hastalara umut oldu.

İYİLİK GÖNÜLLÜLERİ

İyilik gönüllüleri olarak, “iyiliğin” iyileştirici gücüne inandıklarını söyleyen Prof. Dr. Aydın “İyilik kavramının canlı kalmasını sağlayabilmenin yolu iyileştirmekten geçiyor. İyileştirmek zor bir hedef. Ancak bizler bunu gerçekleştirmek için zihinsel, bedensel, duygusal, sezgisel ve yaratıcı gücümüzü, kapasitemizi en üst seviyede kullanıyoruz. İyileşmeyi bloke eden faktörleri ortadan kaldırmayı ve bunu herkesle paylaşmayı arzuluyoruz” dedi.

Bütüncül tedavi nedir?

Modern tıp ile geleneksel tıp harmanlanıyor, özelleştiriliyor ve uygulanıyor. Bütüncül ama kişiye özel bir tedavi yöntemi. Hastaya yönelik ama bir o kadar hasta yakınına yönelik tedavi.

Buna neden ihtiyaç var?

Bütüncül tedavi, insanlığın var oluşundan bugüne kadar olan süreçte olaya “bütüncül” bakma yeteneğimizi kaybetmekle ortaya çıkan bir kavramdır. Hayatın, yaşamın ritmini bozarken, insan organizmasının da algoritmasını bozduk. Bunun doğal sonucu olarak kanser tehdidi altına girdik. Ameliyat yapanlar ameliyatla, kocakarı yöntemi dediğimiz ot verenler otla, kemoterapi verenler de kemoterapiyle hastasını iyileştirdiğini söyledi.

Bu doğru değil mi?

Hepimiz bu iyileştirme modellerine inandık. Oysa aslında yapacak daha çok şey olduğunu, bütünü kaçırdık. İşte bütüncül tedavi bu kaçırdıklarımızı, görmediklerimizi bir araya getiren tedavi. Modern tıp ile geleneksel tıp harmanlanıyor, özelleştiriliyor ve uygulanıyor.

Bütüncül tedavide en önemli konu nedir?

Bütüncül tedavide hastanın kendi içindeki mücadele gücünün, yaşam arzusunun yeniden güçlendirilmesi çok önemli. Kendini yeniden keşfetmesi, yeni doğmuş gibi hayata dört elle sarılması, mutluluğunu, sevgisini tekrar ortaya çıkarması çok önemli. Önce iyileşeceğine kendisinin inanması gerekiyor. En önemlisi neyin, neden olduğunu bilmesi gerekiyor. Bilmediğiniz bir şeyle mücadele edemezsiniz.

Dernekleşme fikri nasıl ortaya çıktı?

Bütünü görebilmek ve gösterebilmek için verdiğim çabayı anlayan arkadaşlarım dernek kurmayı önerdi. Kanser hastalığının bütüncül tedavisiyle ilgili ulaşabildiğimiz kadar çok insana ulaşmak istiyoruz. Amacımız bu sayede kanser hasta ve hasta yakınlarının bu zorlu süreçlerini iyileştirmek. Bütüncül tedavinin konforunu herkes yaşasın istiyoruz. Bu tedaviyle iyileşen hastaların bana olan dönüşlerini “İyileştirmek İyiliktir” diyerek karşıladığım için derneğimizin adını da böyle koyduk. Altı senedir bu misyon için çabalıyoruz.

Hedef nedir?

Bilinçli kanser hastası ve hasta yakını belgesi verebilecek şekilde bir dijital eğitim platformu oluşturmak istiyoruz. Bu eğitime katılanlara bilinçli hasta ve yakını belgesi, hasta mentörü belgesi, hasta mentör eğitmeni unvanı vereceğiz. Güzel bir klinik hayal ediyoruz. İzmir’de hatta Türkiye’de hala bütüncül tıp adına insanlığının canlı kalmasına yardım eden merkezler yok. Geleneksel tıp ve modern tıpı İzmir’de birleştirip insanlara yardım etmek istiyoruz.

Bu süreçte bir güçbirliği var mı?

Biz klinik olarak üniversitelerden, özel hastanelerden, tıp merkezlerinden destek alabiliyor, iş birliği yapabiliyoruz. Siyaset, ekonomi, sosyal hayat ve STK’lardan pek çok özel insanı arkamızda hissediyoruz. Bu bizde İzmir’in bütününün sahibiyiz hissi yaratıyor.

Şimdiye kadar kaç kişiye ulaşabildiniz?

Dünyanın dört yanından Avrupa’dan Amerika’ya, Ortadoğu’dan Asya’ya, Afrika’nın uzak köşelerine kadar her yerden ambulans uçakla hastalar geliyor. Nereye geliyor? İzmir’e geliyor. Bu suyu tersine akıtmak gibi bir şey. Bütüncül yaklaşımımızın ve “Bilirsen Yönetirsin” sloganımızın ne kadar kıymetli olduğunu gösteriyor.

Peki süreç nasıl devam edecek?

İzmir potansiyelinde çok ciddi bir hasta istihdam etmiş durumdayız. Toplantılarımızda tüm hastaları tartışıyoruz. Bütüncül tedaviyi konuşuyoruz. Çok sayıda mutlu hastamız birikti, başarılı gidiyoruz. Bu güzel aileyle, kalıcı bir misyon ortaya koymak adına güzel adımlar atacağız.

Hasta ve hasta yakınlarına ne tavsiye edersiniz?

Önce canlı kalmayı istemek, sonrada canlı kalmayı bilmek çok önemli. Sloganımızda belirttiğimiz gibi, bilirseniz yönetirsiniz. Ne yaptığımızı farkında olursak, bilinçli hasta ve hasta yakını oluyoruz. Bu sayede ne yapacağımızı ön görmeye başlıyoruz. O zaman süreci kanser değil, biz yönetebiliyoruz.

Önerilen makaleler